Adana ve Deprem / Niyazi Koç yazdı
Asrın Felaketinde binlerce vatandaşımız hayatını kaybetti, binlerce ev yıkıldı,yollar ikiye bölündü.
Komşu iller bu felaketi yaşarken Adanamız’da da çok sayıda bina yıkıldı 500 ‘ yakın vatandaş hayatın kaybederken onlarca bina hasarlı hale geldi.
Bunlar olup biterken şehri kuzeye kaydırmakla övünüp duran yıllarca bu şehrin Büyükşehir Belediye Başkanlığını yapan kişiden nedense ses soluk yok kendi yaptığı binaların sağlam çıkmasıyla övünüp duruyor.
Yıllarca bu şehrin imar planlarıyla oynayıp duranlar,rantiye şebekeleri kuranlar,arsa sahiplerinin ve yeni yetme müteahhitlerin enstrümanı haline gelenlerde ses soluk yok nedense.
Yıkımın gerçekleştiği Çukurova ilçesi ise tam bir garabet halinde.
Yıkılan binalar bizden önce yapılmış savunması altında günah çıkarmaya çalışıyorlar.
Adama sormazlar mı yıllarca haftanın,ayın ,yılın belediye başkanı! seçilen kişi hiçbir dahli yokmuş gibi öncekileri günah keçisi yapmaya çalışıyor.
Depreme karşı hiçbir hazırlığı olmadığı ortaya çıkanlar,o şenlik senin bu konser benim diye sabun köpüğü faaliyetleri büyük çalışmalar gibi halka sunanların ne kadar fosss oldukları ne kadar beceriksiz ve yeteneksiz oldukları ortaya çıkmıştır.
Depolarında deprem için hazırlanmış çadırı bırakın tek bir battaniye stoku bile olmayanlar deprem sonrasında ise su ve çorba dağıtarak zevahiri kurtarmaya çalışıyorlar.
Belediyelerin ima komisyonlarını rantiyenin adamları ile doldurursan,kifayetsiz muhterisleri Meclis üyesi olarak seçtirenler bundan böyle çıkıp ahkam kesmesinler.
Suçlu arayanlar öncelikle bir aynada kendi yüzlerine baksınlar tabii utanma ve hayaları varsa.
Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak bu felaketin esas suçlusu tabii ki bu sistemin kendisidir.
Esas suçlu sistemin kendisidir.
Fakat bu sistemin kirlenmiş elamanları da sistemin günahkarlarıdır ve herkes günahının bedelini ödemelidir.