CHP, ilçelerde başkan adaylarını belirlerken neyi göz önünde bulundurmalı! /Editör’den

CHP’nin son kurultayında Genel Başkan ve Yönetimin değişmesinin ardından sancılı bir süreç sonucunda; Adana’da Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı için yeniden mevcut belediye başkanı Zeydan Karalar’ın adaylığı ilan edildi.

Parti içinde gizliden gizliye yapılan kumpaslar ve karşıt faaliyetlere rağmen kazanacak tek aday olarak Zeydan Karalar yeniden aday gösterildi.

CHP’de esas kavganın olduğu yer Seyhan, Çukurova ve Yüreğir ilçeleridir. Yüreğir’de kaç seçimdir kazanamayan CHP’nin bu kez tam 11 aday adayı var. Bu aday adaylarının bir kısmının Yüreğir ilgileri sadece bu ilçede doğmuş olmalarıdır. Yüreğir ile ilgili hiçbir proje geliştiremeyen ve AK Partili Yüreğir Belediye Başkanı’na en küçük bir eleştiri bile yapamayanların burada aday adayı olması sadece ve sadece makam koltuk ve statü kavgası ve siyasal egolarını tatmin den başka bir şey değildir. Aynı durum CHP’li Belediye meclis üyeleri ve adayları içinde geçerlidir.  

Diğer bir ilçe ise Seyhan İlçesidir. Buradaki mevcut başkanın belediye yönetimini tamamen damadına bıraktığını bilmeyen yoktur sanırım. Kendisi de Halkla İlişkiler Müdürü konumundan başka bir şey değildir. Göreve geldiği ilk andan itibaren Zeydan Karalar dönemindeki çalışanları tasfiye eden ve belediyeyi askeri kışlaya çeviren damadına ve kızına belediyeyi teslim etmiştir.

Gelen tepkilere karşın partisini istifa etmekle tehdit eden, bir dönem AK Parti ile bile görüştüğü iddia edilen ve son dönemde aday gösterilmezse İYİ Parti ile adı dedikodulara karışan “makam ve mevki düşkünü” bu kişinin yeniden aday gösterilmesi bence söz konusu bile olmamalı. Bu ilçenin adayı, Seyhan’ı geçen dönemden tanıyan, belediyeciliği ve siyaseti bilen, parti kamuoyu tarafından da  kabul edilecek bir isim olmalıdır.  Makam ve mevki için kendi partisini tehdit eden, Atatürk tüccarlarına umarım yeniden yol verilmez  

CHP’de aday bolluğunun en çok yaşandığı, kazanılması kesin gibi olan Çukurova ilçesidir. Burada eski ve yeni vekiller, belediye yönetiminde bulunanlar, rantiyeci müteahhitler, fetö, tefe, tüfe işlerine adı karışanlanlar, çıkarları için şeytanla bile işbirliği yapacak olanlar da aday adayı konumunda. Bunun yanı sıra tabi ki gerçek anlamda mazisi temiz, akçeli işlere adı karışmamış tertemiz aday adayları da var. Kamuoyunda şaibelerin, rüşvetlerin, adam yaralamaların ve dahi cinayetin bile işlendiği her türden imar yolsuzluğunun olduğu bilinen belediyenin mevcut başkanı da yeniden aday olabilmek için çalmadık kapı, yapılmadık asparagas haber bırakmadı.  

İmardan Sorumlu Eski Başkan Yardımcısı ve çok sayıda eski ve yeni bürokratının; rüşvet almak ve vermekten tutuklandığı belediyenin başkanın da bütün bunlardan haberinin olmaması söz konusu olabilir mi? Belediyenin eski bürokratlarının ve çok sayıda yapı denetim firması ve müteahhitin de sanık olduğu iddianamedeki olayların tamamının Çukurova Belediyesi’nde geçiyor olmasına rağmen, mevcut Başkan ne tanık ne sanık konumunda. Bu kadar büyük rakamların konuşulduğu bir beilediyede, bürokratları tutuklanıyor ve o belediyenin başkanın da bunlardan haberi yokmuş gibi davranması nasıl açıklanır sizce?

CHP’de değişim olacaksa; önce ilçelerde mevcut başkanların yeniden aday gösterilmesi söz konusu bile olamaz, yok her şey eski tas eski hamam olacaksa yandı gülüm keten helva.