Rahatsız edelim!
SELİM YALÇIN YAZDI
Gazeteciler niçin vardır işlevleri nedir ne yapmalıdırlar.
Bence gazetecilerin esas işlevi rahatsız etmektir. Rahatsız edenlerin rahatını bozmak olmalıdır.
Hırsızın, uğursuzun, yağmacının, talancının, kumpasçının, tertipçinin, kısacası bu topluma, yaşadığı şehre, ülkeye hainlik yapanların yakasına yapışmak onları teşhir etmek, halka anlatmak olmalıdır esas işlevi gazetecilerin.
Yani kötülük yapanların rahatını bozmaktır esas olan. Gazeteciliğin fıtratında vardır rahatsız etmek ve ‘rahat etmemek’ vardır.
Gazetecilik dünyanın her yerinde en riskli meslektir. Medeni ülkelerde gazeteciler eğer mafya’nın yahut bir psikopatın ayağına basmazlarsa hayatları için endişe etmezler. İşlerini kaybetme riskleri diğer meslekler‘den fazla değildir. Bizim gibi ülkelerde ise gazeteciler, akla gelebilecek küçüklü, büyüklü her türlü tehdit altındadırlar.
Ama bugün ülkemizde ‘rahat ettirerek rahat eden’ bir yandaş, yalaka, kiralık, omurgasız bir medya grubu oluşmuştur. Bunlar gazeteci filan değil özel görevli veya kiralık adamlardır. Etki ajanlarıdır.
Yanlışlıkları görmemek, yanlış işleri yapanları rahatsız etmemek, susmak bile başlı başına mesleğe ihanet değil midir?
Üstelik siyaset yazmak da şart değil gazeteci sadece ‘ne güzel şeyler’ oluyor canım ülke; sevelim ,sevinelim….’le yetinemez
Yanlışları görmek ve söylemek, yazmak, anlatmak zorundadırlar. Hele bir yanlışın bin doğruyu götürdüğü Türkiye’de bugün.
Gazeteci sadece ama sadece gerçeğin peşinde olmalı ve ülkenin, milletin, yaşadığımız şehrin rahatını bozanların rahatını bozmalıdır. Yoksa koca bir ülkeyi, yaşadığımız şehri rahatsız edenlerin ekmeğine yağ sürmek olmamalıdır.
İşte bu gazetecinin de esas işlevi, konumlanması da rahatsız edenlerin rahatını bozmaktır toplum rahat etsin diye, onların rahatını bozmak ve teşhir etmektir.
Önemli olan halka gerçeği ama sadece gerçeği anlatmaktır.
Gerçek gazeteciliğin işlevi bu olmalı zaten. Ya sizce !..